2007'den Bugüne 92,575 Tavsiye, 28,262 Uzman ve 20,023 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Evliliği Sürdürmenin Yolları
MAKALE #14407 © Yazan Psk.Ruşen Nur ARIKAN | Yayın Mart 2015 | 3,850 Okuyucu
Eşinizi ne kadar tanıyorsunuz?

Bu yazımda evli çiftlere faydası dokunacağını umduğum, Amerikalı psikologlar; Dr John Gottman ve Nan Sılver'ın evlliliği sürdürmek için öne sürdükleri yedi ilkeden ilk üçünü özetlemeye çalışacağım. Daha sonra devam yazılarımda sırasıyla diğer maddeleri tek tek anlatacağım. İlk ilke:

"Sevgi haritalarınızı genişletin"

Eşlerin birbirlerinin yaşamındaki ayrıntılara önem vermediklerini ve büyük bir dikkatsizlik gösterdiklerini tespit eden Gottman, evdeki köpeğin adını ya da evin arka kapısını nasıl bulacağını bile bilmeyen eşlerin olduğundan sözediyor.

Çiftlerin birbirlerinin neden keyif aldıklarını, hoşlanıp hoşlanmadığı şeyleri, korkuları, stresleri hakkında bir fikre sahip olmaları çok önemli; rock müzik mi seviyor? Eğer öyleyse en sevdiği sanatçı kim?

Eşinizin işyerindeki problemlerinin ne olduğunu anımsıyor musunuz?

Duygusal zekalı çiftler birbirlerinin dünyası ile yakından ilgili oldukları için Gottman buna "Bir sevgi haritasına sahip olmak" diyor. Bu deyimi beyinlerinde, eşlerinin yaşantısı ile ilgili tüm bilgileri sakladıkları yer olarak kullanıyor. Eşler birbirlerinin geçmişindeki önemli olayları hatırlar ve eşlerinin dünyasındaki olgular ve duygular değiştikçe, bilgilerini güncellemeyi sürdürürler.

Kadın kocası için salata siparişi verdiğinde yanında sosunu da istemeyi unutmaz.

Erkek, eğer eşi geç saatlere kadar çalışıyorsa onun en sevdiği televizyon programını banta alır, çünkü hangisi olduğunu ve ne zaman gösterildiğini bilir. Eşinin patronu hakkında ne hissettiğini de bilir.

Birbirlerinin hedefleri, endişeleri, umutları hakkında bilgi sahibidirler.

Gottman, "Böylesi bir sevgi haritanız yoksa karşınızdakini tanıyamazsınız. Birbirinizi tam olarak tanıyamazsanız, onu gerçek anlamda nasıl sevebilirsiniz" diyor.

Birbirinin dünyasına yönelik ayrıntılı sevgi haritaları olan çiftler, stresli olaylar ve çatışmayla başetmede daha hazırlıklıdırlar.

Başlangıçtan itibaren birbiriniz hakkında derin bir bilgiye sahip değilseniz, yaşantınızda ani ve çok büyük bir değişiklik olduğunda evliliğiniz kolayca yolunu yitirebilir.

Yalnızca hobiler, spor, vb gibi yaşamlarının genel hatlarıyla değil, ayrıca birbirlerinin en derin özlemleri, inançları ve korkularıyla da ilgili olan çiflerin aralarında derin bir bağ oluşur.

Bir çiftin birbirine vereceği en büyük armağan, tanıdığını ve anlaşıldığını hissetme keyfidir.

Hadi o zaman eşinizle oyun oyun oynamaya başlayın;

En sevdiğim çiçek hangisi?

En çok neden korkuyorum?

En beğendiğim televizyon programı hangisi?

Hobilerimden birini söyle.

Evlilik yıldönümümüzün tarihi ne?

Şu an hangi sıkıntılarla karşı karşıyayım?

En büyük rakibimin ya da düşmanımın adını söyle.

Tanıdığımız insanlar arasında, en az hoşlandığım kişi kim?

Arzu, umut ve dileklerimden ikisini say.

En sevdiğim şarkı hangisi?

En beğendiğim tatlılardan birisini söyle.

İkincisi ilke ise:

"Sevgi ve hayranlığınızı geliştirin"

Gottman' a göre bir çiftin sevgi ve hayranlık sistemi hala çalışıyorsa, evlilikleri kurtarılabilir. Sevgi ve hayranlık, mutlu ve uzun süreli bir ilişkinin en önemli öğelerindendir.

Mutlu çiftler eşlerinin kişilik kusurları yüzünden zaman zaman başka şeylerle ilgilenme dürtüsüne kapılabilseler de, evlendikleri kişinin saygıya layık olduğunu hissederler. Bir evlilikte bu duygu tamamen yok olduğunda, ilişki yeniden canlandırılamaz.

Bir çiftin sevgi ve hayranlık sisteminin hala çalışıp çalışmadığı, geçmişlerine nasıl baktıklarıyla sınanır. Evliliğiniz şu anda derin bir sorun yaşıyorsa, işlerin nasıl gittiğini sorarak birbirinize övgü yağdırmanız pek olası değildir. Ancak geçmişinize odaklanarak, çoğu kez közleşmiş olumlu hisleri ortaya çıkarabilirsiniz;

Nasıl tanışmıştınız?

Eşinizin hangi yönü sizi etkilemişti?

Onunla beraber olabilmek için hangi yolları denemiştiniz?

Uzun sohbetleriniz sırasında neler hissetmiştiniz?

Evlenene kadar hangi zorlukların üstesinden gelmiştiniz?

Düğününüzü hatırlıyor musunuz?

Anne-baba olduğunuz dönemi konuşun. Bunun ikiniz için anlamı neydi?

Geriye dönüp baktığınızda, hangi dönemler evliliğinizin mutlu dönemleri olarak öne çıkıyor?

Geriye dönüp baktığınızda, hangi dönemler evliliğinizin gerçekten zor günleri olarak öne çıkıyor? Sizce neden birlikte kaldınız? Bu zor günleri masıl atlattınız?

Bir zamanlar size zevk veren şeyleri birlikte yapmaya son verdiniz mi? Bunu beraberce araştırın.

Eşiniz ve evliliğiniz ile ilgili olumlu görüşünüz, kötü zamanlar gelip çattığında güçlü bir tampon işlevi görür. Bu iyi duyguları koruduyan çiftler her tartışmalarında ayrılık ve boşanmayla ilgili kötü düşüncelere kapılmayacaklardır.

Birbirinizin kusurlarıyla uğraşırken bile, kendinize eşinizin olumlu niteliklerini hatırlatarak mutlu bir evliliğin bozulmasını önleyebilirsiniz. Çünkü sevgi ve hayranlık hor görmenin panzehiridir.

Birbrinize karşı derinlere yerleşmiş olumlu duygularınızla ne denli temas halinde olursanız, görüşleriniz birbirinden farklı olduğunda eşinizi hor görme olasılığınız o denli azalır.

Sevgi ve hayranlığınızı canlandırmak ya da artırmak, hiç de karmaşık değildir. Uzun süredir gömülü kalan olumlu hisler bile, yalnızca üzerinde düşünerek ve konuşarak açığa çıkarılabilir. Eşiniz ve onu neden sevdiğiniz üzerinde tefekküre dalarak bunu yapabilirsiniz.

Eşinizin ve evliliğinizin olumlu yönlerini görüp bunları açıkça tartıştığınızda, aranızdaki bağ güçlenir.

Hadi o zaman eşinizin takdir ettiğiniz özelliklerinin bir listesini yapın ve kısaca buna örnek olacak bir olayı düşünüp yazın. Mesela:

1.Sevecen - Olay:
2.Duyarlı
3.Cömert
4.Sadık
5.Becerikli
6.Esprili
7.Atletik
8.Seksi
9.Şefkatli
10.Güzel
11.Yakışıklı
12.Şehvetli
13.Anlayışlı
14.Saygılı
15.Güvenilir
16.Harika bir ebeveyn
17.Eğlenceli
18.Düşünceli
19.Güçlü
20.Dürüst

J. Gottman ve N. Sılver' ın ortaya koyduğu mutlu bir evliliği sürdürmenin yedi ilkesinin 3. süne geldik. Evlilik terapisti Gottman' a göre birbirine duygusal açıdan bağlı çiftler uzaklaşma yerine yakınlaşmayı seçen çiftlerdir.

Bu nedenle 3. ilke:

Uzaklaşmak yerine yakınlaşmak

Evli insanlar düzenli olarak, eşlerinin dikkat, sevgi, mizah anlayışı ve desteği için davetiye çıkarırlar. Bu davetiyeden sonra birbirlerine ya yakınlaşır ya da uzaklaşırlar. Yakınlaşma; duygusal bağlantı, aşk, tutku ve iyi bir cinsel yaşamın temelidir.

Yakınlaşan çiftlerin evli ve birbirine duygusal açıdan bağlı kaldığını, uzaklaşanlarınsa eninde sonunda yolunu yitirdiğini söyleyen Gottman, bu evliliklerin farklı sonuçlanmasının nedenini "duygusal banka hesabı" diye adlandırdığı şeye bağlıyor. Birbirine yakınlaşan eşler, hesaba yatırım yaparlar. Mesela eşler;

Akşamları biraraya gelip geçirdikleri gün ile ilgili konuşuyorlar mı?

Pazar gazetesini birlikte mi, yoksa sessizce tek başına mı okuyacaklar?

Öğlen yemeğini yerken sohbet edecekler mi?

Yiyecek alışverişine birlikte mi çıkıyorlar?

Hafta içi birlikte kahvaltı ediyorlar mı?

İş günlerinde birbirlerini arıyorlar mı?

Eşinin arabasını yıkamaya götürüyor mu?

Evişlerinde birbirlerine yardımcılar mı?

Kendini geliştirmeye yönelik bir planda (örneğin yeni bir kurs, kilo verme, egzersiz, yeni bir kariyer) birbirine yardımcı oluyorlar mı?

Birlikte tatil planı yapıyorlar mı?

Çocuklarla birlikte ilgileniyorlar mı?

Bunlar gibi benzer yakınlaşma davranışlarından olmasını en çok istediğiniz üç etkinliği seçin ve eşinizle bunu paylaşın. Bunu yaparken, bu alıştırmanın gerçekten birbirinizin gururunu okşamanın bir yolu olduğunu unutmayın.

Eşinizin geçmişte yaptıklarını eleştirmek yerine, şimdi olmasını istediğiniz şeyler üzerine odaklanın. Sözgelimi, "Beni hep yalnız bırakıyorsun," yerine "Davetlerde benimle daha çok zaman geçirirsen sevinirim," deyin .

Gottman' lar en etkili faaliyetin birinci sıradaki, "Akşamları biraraya gelip günün nasıl geçtiğinden söz etmek" olduğunu bulgulamışlar. "Günün nasıl geçti hayatım?" sohbetinin işlevi, evliliğinizden kaynaklanmayan stresle başetmenize yardımcı olmaktır. Araştırmalara göre bunun öğrenilmesi, evliliğin uzun erimli sağlığı açısından çok önemlidir.

Ancak bu konuşmaların zamanlamasının ve sakinleştirici etkisi olmasının önemi çok büyüktür. Diğer bir husus ise eşinizi dinlememek durumunda öfkeye kapılacağıdır. Bu sebeple; sırayla konuşmak, istenmeden tavsiyede bulunmamak, gerçek bir ilgi göstermek, eşten yana olmak (örneğin eşiniz geç kaldığı için azarlayan şefini şikayet ediyorsa, ahlak dersi vermeyin. Bunun yerine "Ne büyük haksızlık deyin"), anlayışlı olmak, başkalarına karşı biz tavrı sergilemek, sevgi göstermek (Eşinize sarılın, "Seni seviyorum" deyin) ve duyguları onaylamak önemlidir.

Yakınlık ve bağımsızlık ihtiyaçlarınızda farklılıklar olabilir. Hislerinizin nedenlerini anlayıp farklılıklarınıza saygı duyabildiğiniz sürece evliliğiniz yürüyebilir. Gün içinde eşinizin size soğuk davrandığını hissediyorsanız, ya da eşinizin size yakınlık kavramı boğucu geliyorsa, evliliğiniz için yapacağınız en iyi şey, bunu dile getirmektir.

Bu anlara birlikte bakmanız, birbiriniz hakkında daha büyük bir içgörü edinmenizi sağlayacak ve ihtiyaç duyduğunuz şeyi birbirinize vermeyi öğrenmenize yardımcı olacaktır.

İlişkinizde ufak bağlantılar kurarak "pilot ışığını yanık tutmanın", evliliğiniz boyunca her durumda işe yarayacağını asla aklınızdan çıkarmayın.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler  
► Evliliği Sürdürme Yolları Psk.Saadet YAVUZBİLGE
► Evliliği Kurtarmanın Yolları Psk.Feyzullah ALPMAN
► Aşk Evliliği Psk.Dnş.Kevser ORAK
► Mutlu Evliliği Keşfetmek Psk.Şanver YEREBAKAN
► Evliliği Boşanmaya Götüren Nedenler Psk.Dnş.Sezen SALİHOĞLU
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 20,023 uzman makalesi arasında 'Evliliği Sürdürmenin Yolları' başlığıyla benzeşen toplam 32 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
 
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


08:00
Top